6 Ocak 2011 Perşembe

Bütün bloglarımı geride bıraktım!

Bir çizgi çektim.


Aha da buraya. Ha böyle, bir baştan diğer başa.


Bu benim sağlıklı yaşam arayışımın blog'a dökülmüş hali. Dolaşa dolaşa, deneye yanıla doğru yolu bulma çabam.


Biz İstanbul'da çok sağlıklı yaşamıyoruz. Dışarıdan ısmarladığımız, sokağa çıktığımızda yediğimiz yemekler sağlıksız. Satın aldığımız meyve ve sebzelerse hormonlu, GDO'lu. Pek çoğumuz için sigara içiyor olmak bir norm. Özellikle bizim jenerasyonumuz çok geç yatıp geç kalkmaya alışık. Bilgisayarın başından kalkmıyor, iphone'larımız blackberry'lerimiz olmadan yaşıyamıyoruz, aldığımız radyasyona aldırmıyoruz. Düzenli spor yapmamak için milyonlarca bahanemiz var. Alkol ve diğer içtiklerimiz gırla gidiyor.


Kimi sevdiklerimiz ne hayatları boyunca kola içmedikleri, bilgisayar ve cep telefonunu belli bir yaşa kadar kullanmadıkları halde ve belki de sigara bile içmedikleri halde gözlerimizin önünde kanser olup gitmekte.




Thanx Bex-Photography!
Eh, eğri oturup doğru konuşmak lazım. İnsan hayatı uzasa da bir yaştan sonra gitgide kalitesizleşiyor. Önce yaşlanan suratınıza ve vücudunuza yabancı maddeler enjekte edip, tedaviler olarak gençleşmeye çalışıyorsunuz. Sonra yaşlanmanıza kimse engel olamıyor, bir saatten sonra da ölmeyip sürünüyorsunuz.


Hiiç hayatımın ilk yarısında hızlı yaşamak uğruna, ikinci yarısında sürünemem.


Ben tamamını güzel yaşamaya karar verdim.


Üstelik bunu eğlenerek yapacağım.


Hadi bakalım.


El mi yaman, ben mi yaman? ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder